2 Eylül 2007 Pazar

Narenciye Ve Pamuk Üretimi İç Anadolu’ya Kayabilir

Türkiye’nin Batı bölgeleri ciddi bir kuraklık yaşıyor. Barajların kuruması bir yana, yağışların son derece az olması topraktaki nem oranını büyük ölçüde düşürmüş bulunuyor. Bu da sulama yapılmayan birçok tarımsal üründe büyük verim kayıplarına neden oldu. Diğer yandan küresel iklim değişimliğinin Türkiye”nin bitki deseninde ciddi bir değişime yol açmasını bekleyen Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı bu konuda yoğun bir hazırlık içinde. Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Müsteşarı Vedat Mirmahmutoğulları, Ekonomist”e bu konuda ilk kez ve çok önemli açıklamalar yaptı.Tarım Bakanlığı, kuraklık tehlikesine karşı su tasarrufu sağlayan modern sulama yatırımları içinde kesenin ağzını açtı. Sıfır faizli, beş yıl vadeli krediden 2 bin 500 çiftçi yararlandı. 40 milyon YTL kredi kullandı. Yılsonuna kadar devam edecek destek için Ziraat Bankası’na 1 milyar YTL’lik kredi kullandırma yetkisi verildi. Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Müsteşarı Vedat Mirmahmutoğulları, kuraklık kararnamesine girmeyen 41 ilde inceleme başlattıklarını belirtirken; bunların da aynı destekten yararlanıp yararlanmayacağı sorusuna, “Buna siyasi irade karar verir” diyor. Gıda ürünlerindeki ilaç, gübre, hormon kalıntısından sanayicinin de sorumlu olmasını sağlayacak çalışma başlattıklarını açıklayan Mirmahmutoğulları ile kuraklığı, alınan önlemeleri ve gıda kontrol sisteminde yapılacak değişiklikleri konuştuk.Hububat, meyve, sebze üretimi kuraklıktan etkilendi haberleri geliyor. Bunun boyutları nedir?Öncelikle şunu belirtelim kuraklıktan sulanmayan araziler etkilindi. Örneğin Trakya’daki ayçiçeği üreticileri etkilendi. Çünkü o bölgede ayçiçeği sulanmıyor, toprağın nemi yeterli oluyordu. Ama bu yıl yağış az olunca nem yetersiz kaldı ve ayçiçeği yandı. Yine buğday, arpa, fiy, korunga üreticileri etkilendi.Kuraklıktan etkilenen 40 ilde çiftçinin hem Ziraat Bankası’na hem de Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçları bir yıl süreyle, faizsiz ertelendi. Ayrıca buğday ekmişse dekara 15, arpa ve korungaya 12, fiye 20 YTL, tohumluk desteği veriyoruz.Peki diğer iller ne olacak?4 Temmuz’da bu kararname çıktığında 40 il zarar görmüştü kuraklıktan. Kuraklık hala devam ediyor. Biz de bakanlık olarak geri kalan 41 ili gözden geçiriyoruz. Hangi illerin ve ürünlerin etkilendiğini tespit edeceğiz. Ancak destek verilip verilmeyeceği siyasi bir karardır. Bizimki tamamen dirim tespiti.Meyve sebze fiyatları son 15 günde arttı ve turfanda döneminin rakamlarına ulaştı. Bunun nedeni kuraklık değil midir?Fiyat artışının nedenlerini araştırmak üzere bir ekip kurduk. Ancak geçen yıl, sebze meyve ihracatında önemli bir artış olmuştu. Bu yılın ilk 5 ayında geçen yılın 12 ayına denk ihracat yapıldı. Dolayısıyla sınırlı arza karşın talep arttı. Ayrıca kuraklık psikolojik etki de yaratmış olabilir. Tüm bu olasılıkları içine alan bir inceleme yapıyoruz.Kuraklık sorununu tespit etmekle mi yetineceksiniz? Oysa bu uzun vadeli bir sorun olarak karşımızda duruyor?Küresel ısınma sonucu hem dünyada hem Türkiye’de bitki deseninde güneyden kuzeye kayma olacak. Bu durumda Türkiye için hangi bölgeler riskli olacak, hangilerinde fırsat doğacak, bunları tespit edeceğiz.Bazı ürünlerin üretim yeri iklimsel olarak değişecek mi yani?Evet örneğin güneyde yetişen ürünler bu kez Türkiye’nin orta ve kuzey bölgelerine doğru kayacak. Örneğin Orta Anadolu”da pamuk, narenciye yetişecek.Tarım Bakanlığı olarak bunun için bir hazırlık içinde misiniz?Evet çok ciddi bir çalışma yapıyoruz. Kuraklık Yönetimi Koordinasyon Kurumu kurulması için hazırladığımız kararname Bakanlar Kurulu imzasından çıktı, Başbakan’ın imzasında. Bu kurumun başında Tarım Bakanı adına müsteşar bulunuyor. Altta komiteler var. İzleme ve erken uyarı, risk değerlendirme, tahmin komitesi gibi. Bu kurum tarımsal kuraklık eylem planını hazırladı. Biz daha kurulmadan önce hazırladık.Neyi kapsıyor bu plan?4 tane risk unsuru belirledik. Hangi riskte hangi tedbirler alınacak. Bu kurumun illerdeki izdüşümü ise Kuraklık Takip Merkezleri olacak. Ayrıca 60 tane araştırma enstitümüz var ve buralarda kuraklığa dayanıklı çeşitler üzerinde çalışıyoruz.Küresel ısınmanın Türkiye üzerindeki sonuçlarını nasıl değerlendiriyorsunuz? Su zengini Türkiye bir anda kuraklığın ve susuzluğun pençesine düşmüş görünüyor. Nasıl değerlendiriyorsunuz gelişmeleri?Isınmanın odağında su var. Türkiye”nin teknik ve ekonomik olarak kullanabileceği su miktarı 112 milyar metreküp/yıl. Buna rağmen biz bunun ancak 40 milyar metreküpünü kullanabiliyoruz.Geri kalan 72 milyon metreküp suya ne oluyor?Denizlere akıyor veya buharlaşarak yok oluyor. İşte asıl yapmamız gereken şey burada yatıyor. Yıllık tüketimimiz olan 40 milyarın 30 milyarını sulama; 6 milyarını içme suyu; 4 milyar metreküpünü sanayide kullanıyoruz.Türkiye su zengini mi, yoksa su fakiri mi?Türkiye’nin 112 milyar metreküp suyu var. Kişi başına düşen yıllık su miktarı bin 550 metreküp. Asya ortalaması 3 bin; Afrika’da 7 bin metreküp. Afrikalı insanın kullandığı su az ama kullanılabilir suyu fazla. Batı Avrupa”da bu 5 bin metreküp. Türkiye’nin bir an önce 112 milyar metreküp olan potansiyelini artırması gerekiyor.
Kaynak: Ekonomist Dergisi
Vedat MİRMAHMUTOĞULLARI Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Müsteşarı

Hiç yorum yok: